30 Mayıs 2016 Pazartesi

Cennet ve Cehennem ile ilgili Hadisi Şerifler

5061 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Allah Teâla hazretleri ferman etti ki: "Ben Azimu'ş-Şân, salih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve insanın hayal ve hatırından hiç geçmeyen nimetler hazırladım." Ebu Hureyre ilaveten dedi ki:
"Dilerseniz şu ayet-i kerimeyi okuyun. (Mealen): "Yaptıklarına karşılık Allah katında onlar için göz aydınlığı olacak ne mükâfaatların saklandığını kimse bilemez" (Secde 17).

Buhari, Bed'ü'l-Halk 8, Tefsir, Secde 1, Tevhid 35; Müslim, Cennet 2, (2824); Tirmizi, Tefsir, (3195).
5062 - Buhari, bir diğer rivayetinde şu ziyadeyi kaydeder: "Sehl İbnu Sa'd anlatıyor -deyip, hadisin aynısını kaydettikten sonra- der ki: "Muhammed İbnu Ka'b dedi ki: "Onlar Allah için ameli gizli tuttular. Allah da onların sevabını gizli tuttu. Kullar yanına gelince onları nimete boğacak."
Hadis, bu muhtevada olarak Buhari'de mevcut değildir. Hâkim'in el-Müstedrek'inde mevcuttur (2, 413-414).
5063 - Yine Sa'd İbnu Sa'd radıyallahu anh anlatıyor: "Ey Allah'ın Resûlü dedim, insanlar neden yaratıldı?"
"Sudan!" buyurdular.
"Ya cennet?" dedim, o neden inşa edildi?"
"Gümüş tuğladan ve altın tuğladan! Harcı da kokulu misk. Cennetin çakılları inci ve yakuttan, toprağı da zâferandır. Ona giren nimete mazhar olur, eziyet görmez, ebediyet kazanır, ölümle karşılaşmaz. Elbisesi eskimez, gençliği kaybolmaz."
Aleyhissalâtu vesselâm sözlerine şöyle devam buyurdular: "Üç kişi vardır duaları reddedilmez (mutlaka kabul edilir):
-Âdil imâm (devlet başkanı).
-İftarını yaptığı zaman oruçlu.
-Zulme uğrayanın duası.
Allah, (mazlumun) duasını bulutların fevkine çıkarır ve onlara sema kapıları açılır ve Allah Teâla Hazretleri:
"İzzetime yemin olsun! Vakti uzasa da, duanı mutlaka kabul edeceğim!" buyurur."
Tirmizi, Cennet 2, (2528).
5064 - Hz. Ebu Musa radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Gümüşten iki cennet vardır. Kapları ve içinde bulunan diğer şeyleri de gümüştendir. Altından iki cennet vardır, kapları ve içlerinde bulunan diğer eşyaları da hep altındandır. Adn cennetinde, cennetliklerle Rablerini görmeleri arasında Allah'ın veçhindeki rıdâu'l-kibriyadan (büyüklük perdesinden) başka bir şey yoktur."
Buhari, Tefsir, Rahman 1, 2, Bedu'l-Halk 8, Tevhid 24; Müslim, İman 180, (296); Tirmizi, Cennet 3, (2530).
5065 - Yine aynı kaynaklarda şu rivayet gelmiştir: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennette, mü'min için, içi boş tek bir inciden bir çadır vardır. -Bir rivayette- Genişliği altmış mildir. Her köşesinde bir refikası bulunur, hiçbiri diğerini görmez, mü'min bunların herbirini dolaşır."
Buhari, Bed'ü'l-Halk 8, Tefsir, Rahman 1, 2, Tevhid 24; Müslim, Cennet 23, (2838); Tirmizi, Cennet 3, (2530).
5066 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennette yüz derece vardır. Her iki derece arasında yüz yıl(lık yürüme mesafesi) vardır."
Tirmizi, Cennet 4, (2531).
5067 - Ubâde İbnu's-Sâmit radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennette yüz derece vardır. Her bir derecenin diğer derece ile arası, sema ile arz arası kadar geniştir. Firdevs bunların en yukarıda olanıdır. Cennetin dört nehri buradan çıkar. Bunun üstünde Arş vardır. Allah'tan cennet istediğiniz vakit Firdevs'i isteyin."
Tirmizi, Cennet 4, (2533).
5068 - Ebu Said radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennette yüz derece vardır. Bütün alemler bunlardan birinin içinde toplansalar, hepsini de kuşatır, istiab eder."
Tirmizi, Cennet 4, (2534).
5069 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennette bir ağaç vardır ki, binekli bir kimse yüz yıl gölgesinde yürüse onu katedemez. İsterseniz şu ayeti okuyun: (Mealen) "Daimi gölgededirler, çağlayıp duran su başlarındadırlar" (Vâkı'a 30-31).
Tirmizi, Tefsir, Vakıa, (3289), Cennet 1, (2525).
5070 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Cennette hiçbir ağaç yoktur ki gövdesi, altından olmasın."
Tirmizi, Cennet 1, (2527).
5071 - Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennette, yay kadar bir yer, güneşin üzerine doğduğu veya battığı şeyden (dünyadan) daha hayırlıdır."
Buhari, Bed'ü'l-Halk 8, Tefsir, Vakı'a 1; Müslim, Cennet 6, (2826); Tirmizi, Cennet 1, (2525).
Tirmizi, Hz. Enes'ten şu ziyadede bulunmuştur: "Sizden birinizin yayı kadar veya kamçısı kadar cennetteki bir yer, dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır. Cennet ehlinden bir kadın, arz ehline görünecek olsa, dünya ve içindekileri aydınlatır, arzla semâ arasını güzel koku ile doldururdu, onun başörtüsü dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır."
5072 - Sa'd İbnu Ebi Vakkâs radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Cennette olan şeyden bir tırnağın azalttığı miktar, semavat ve dünya arasında dört ciheti de tezyin etmiş olarak görünürdü. Eğer cennet ehlinden bir adam dünya ehline zuhûr etse ve bilezikleri görünse o(nun şavkı) güneşin ziyasını bastırırdı, tıpkı güneşin, yıldızların ziyasını bastırması gibi."
Tirmizi, Cennet 7, (2541).
5073 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Sidretü'l-Müntehâ'ya çıkarıldım. Orada dört nehir gördüm: İki nehir zâhirdi, iki nehir de bâtın. Zâhir olan iki nehir Nil ve Fırat nehirleriydi. Bâtın olanlar da cennetin iki nehri idi."
Buhari, Eşribe 12; Müslim, İman 264, (164).
5074 - Hz. Büreyde radıyallahu anh anlatıyor: "Bir adam Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a: "Cennette at var mı?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam da:
"Allah Teâla Hazretleri seni cennete koyduğu takdirde, kızıl yâkuttan bir at üzerinde orada dolaşmak isteyecek olsan, o seni istediğin her yere uçuracaktır" buyurdular. Bunun üzerine diğer biri de:
"Cennette deve var mı?" diye sordu. Ama buna Aleyhissalatu vesselam öncekine söylediği gibi söylemedi. Şöyle buyurdular:
"Eğer Allah seni cennete koyarsa, orada canının her çektiği, gözünün her hoşlandığı şey bulunacaktır."
Tirmizi, Cennet 11, (2546).
5075 - Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennette siyah gözlülerin (hurilerin) toplanma yerleri vardır. Orada, benzerini mahlukâtın hiç işitmediği güzel bir sesle şarkı okurlar ve şöyle söylerler:
"Bizler ebedileriz, hiç ölmeyiz!
Bizler nimetlere mazharız, fakr bilmeyiz!
Rabbimizden razıyız, mükedder olmayız!
Kendisinin olduğumuz beylerimize ne mutlu!"
Tirmizi, Cennet 24, (2567).
5076 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ehlinin bir çarşısı vardır. Her cuma oraya gelirler. Derken kuzey rüzgârı eser, elbiselerini ve yüzlerini okşar. Bunun tesiriyle hüsün ve cemalleri artar. Böylece ailelerine, daha da güzelleşmiş olarak dönerler. Hanımları:
"Vallahi, bizden ayrıldıktan sonra sizin cemal ve güzelliğiniz artmış!" derler. Erkekler de:
"Sizler de, Allah'a kasem olsun, bizden sonra çok daha güzelleşmişsiniz!" derler."
Müslim, Cennet 13, (2833).
5077 - Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Cennette bir çarşı vardır. Ancak orada ne alış, ne de satış vardır. Sadece erkek ve kadın sûretleri vardır. Erkek bunlardan bir suret arzu ederse o sûrete girer."
Tirmizi, Cennet 15, (2553).
CEHENNEMİN EVSAFI
5078 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm: "Yaktığınız ateş var ya, bu, cehennem ateşinin yetmiş cüzünden bir cüzdür!" buyurmuştu. (Yanındakiler):
"Zaten bu ateş, vallahi (âsileri cezalandırmaya ahirette) yeterliydi" dediler. Aleyhissalâtu vesselâm:
"Cehennem ateşi öbürüne altmışdokuz kat üstün kılındı. Her bir kat'ın harareti, bunun mislindedir."
Buhari, Bed'ü'l-Halk 10; Müslim, Cennet 29, (2843); Muvatta, Cehennem 1, (2, 994); Tirmizi,
Cehennem 7, (2592).
5079 - Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennem ateşi bin yıl yakıldı. Öyle ki kıpkırmızı oldu. Sonra bin yıl daha yakıldı, öyle ki beyazlaştı. Sonra bin yıl daha yakıldı. Şimdi o siyah ve karanlıktır."
Tirmizi, Cehennem 8, (2594); Muvatta, Cehennem 2, (2, 994). Metin Tirmizi'ye aittir.
5080 - Ebu Saidi'l-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennemi kuşatan surun dört (ayrı) duvarı vardır. Her duvarın kalınlığı kırk yıllık yürüme mesafesi kadardır."
Tirmizi, Cehennem 4, (2587).
5081 - Hasan Basri rahimehullah anlatıyor: "Utbe İbnu Gazvân radıyallahu anh, Basra'da minberde (hutbe esnasında) dedi ki:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bize şöyle buyurmuşlardı: "Cehennemin kıyısından büyük bir taş bırakıldı. Bu taş yetmiş yıl aşağı doğru düştü de henüz dibe ulaşmadı."
(Utbe İbnu Gazvân, devamla) der ki: "Hz. Ömer radıyallahu anh: "Ateşi çok zikredip hatırlayın. Zira onun harareti pek şiddetlidir; derinliği çok fazladır, çengelleri demirdendir" buyurdu."
Tirmizi, Cehennem 2, (2578).
5082 - Ebu Said el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Veyl, cehennemde bir vadidir. Kâfir orada, kırk yıl batar da dibine ulaşamaz."
Tirmizi, Tefsir, Enbiya, (3164).
5083 - İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Eğer zakkûmdan, dünyaya tek damla damlatılacak olsa, bu dünya ehlinin yiyeceklerini ifsad ederdi. Öyleyse, yiyecek ve içeceği zakkum olan cehennemliğin hali ne olur (anlayın)!"
irmizi, Cehennem 4, (2588).
5084 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennem, Rabbine şikayet ederek: "Ey Rabbim! Bir parçam diğer bir parçamı yemektedir" dedi. bununn üzerine, Allah Teâla hazretleri ona, iki nefes almaya izin verdi: Bir nefes kışta, bir nefes de yazda. (Yazdaki nefesi) sizin rastladığınız en şiddetli sıcaktır. (Kıştaki nefesi de) sizin rastladığınız en şiddetli (soğuk olan) zemherirdir."
Buhari, Bed'ü'l-Halk 10; Müslim, Mesacid 185, (617); Tirmizi, Cehennem 9, (2595).
5085 - Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kıyamet günü, ateşten bir parça, boyun şeklinde uzanır. Bunun, gören iki gözü, işiten iki kulağı, konuşan bir dili vardır. Der ki: "Ben üç takım (insanı cezalandırmak) için vazifelendirildim: Allah'la birlikte bir başka ilaha dua eden kimse, bile bile zulmeden cebbâr, tasvirciler."
Tirmizi, Cehennem 1, (2577).
5086 - İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kıyamet günü cehennem, yetmişbin yuları olduğu halde getirilir. Her yularında, onu çeken yetmişbin melek vardır."
Müslim, Cennet 29, (2842); Tirmizi, Cehennem 1, (2576).
5087 - Mücahid anlatıyor: "İbnu Abbâs radıyallahu anhüma bana: "Cehennemin genişliği ne kadardır, biliyor musun?" diye sordu. Ben: "Hayır!" deyince: "Doğru, Allah'a yemin olsun, bilemezsin!" dedi ve ilave etti: "Bana Hz. Aişe radıyallahu anha dedi ki: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm 'a:
"Kıyamet günü Arz toptan O'nun bir kabzasıdır (tam tasarrufundadır). Gökler de O'nun sağ eliyle dürülmüşlerdir" (Zümer 67) âyetinden sormuş ve:
"Bu sırada insanlar nerede olurlar (ey Allah'ın Resûlü)" demiştim. Aleyhissalatu vesselam: "Cehennem köprüsünde!" cevabını verdi."
Tirmizi, Tefsir, Zümer, (3242).
CENNET VE CEHENNEMİN MÜŞTEREK YÖNLERİ
5088 - Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Allah Teâla Hazretleri cenneti yarattığı zaman Cibril aleyhisselâm'a:
"Git ona bir bak!" buyurdular. O da gidip cennete baktı ve: "(Ey Rabbim!) Senin izzetine yemin olsun, onu işitip de ona girmeyen kalmayacak, herkes ona girecek!" dedi. (Allah Teâla Hazretleri) cennetin etrafını mekruhlarla çevirdi. Sonra: "Hele git ona bir daha bak!" buyurdu. Cebrail gidip ona bir daha baktı. Sonra da:
"Korkarım, ona hiç kimse girmeyecek!" dedi. Cehennemi yaratınca, Cebrail'e:
"Git, bir de şuna bak!" buyurdu. O da gidip ona baktı ve:
"İzzetine yemin olsun, işitenlerden kimse ona girmeyecektir!" dedi. Allah Teâla hazretleri de onun etrafını şehvetlerle kuşattı. Sonra da:
"Git ona bir kere daha bak!" dedi. O da gidip ona baktı. Döndüğü zaman:
"İzzetine yemin olsun, tek kişi kalmayıp herkesin ona gireceğinden korkuyorum!" dedi."
Ebu Davud, Sünnet 25, (4744); Tirmizi, Cennet 21, (2563); Nesai, Eyman 3, (7, 3).
5089 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennetin etrafı mekârihle (nefsin hoşlanmadığı şeylerle) sarılmıştır. Cehennemin etraf ı da şehevi (nefsin arzuladığı, cazip) şeylerle sarılmıştır."
Sahiheyn'de, Ebu Hureyre'den bu rivayet aynen gelmiştir. Ancak iki yerde "huffet" (=sarılmış) kelimesine bedel "hucibet" (=örtülmüş) kelimesi kullanılmıştır.
5090 - Yine Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennem, içerisine âsiler atıldıkça: "Daha var mı?" demekten geri durmaz. Bu hal, Rabbu'l-İzze'nin cehennemin üzerine ayağını koyup, iki yakasını dürüp birleştirmesine kadar devam eder. İşte o zaman cehennem:
"Yeter, yeter. İzzet ve keremine yemin olsun yeter!" der. Cennette fazlalık devam eder. Allah, ona mahsus yeni bir halk yaratır ve bunları cennetin fazla kısmına yerleştirir."
Buhari, Tefsir, Kaf 1, Eyman 12, Tevhid 7; Müslim, Cennet 37, (2848); Tirmizi, Tefsir, Kâf, (3268).
CENNETLİKLER
5091 - Sehl İbnu Sa'd radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ehli, gurfelerde kalanları seyrederler, tıpkı gökteki yıldızları seyretmeniz gibi."
Buhari, Rikak 51; Müslim, Cennet 10, (2830).
5092 - Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ehli gurfelerde kalanları (ehl-i guraf) görürler. Tıpkı, ufukta doğudan batıya giden inci gibi parlak yıldızları gördüğünüz gibi. Aralarındaki fazilet farkı, (gurfe ehlini) böyle yukarıda gösterir."
Bunun üzerine Ashâb: "Ey Allah'ın Resûlü! Bu söylediğiniz, peygamberlerin makamı olmalı, başkaları oraya ulaşamamalı!" dedi. Ancak Aleyhissalatu vesselâm:
"Hayır! Ruhumu kudret elinde tutan Zât'a yemin olsun! Gurfelerde kalanlar (peygamberler değiller), Allah'a inanıp peygamberleri tasdik eden kimselerdir!" buyurdular."
Buhari, Bed'u'l-Halk 8; Müslim, Cennet 11, (2831).
5093 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennete ilk girecek zümre, dolunay gecesindeki ay suretindedir. Onu takip eden zümre, parlaklık yönüyle gökteki en büyük yıldız gibidir. Cennetlikler bevletmezler, büyük abdest de bozmazlar, tükürmezler, sümkürmezler de. Tarakları altındandır, terleri misktir. Buhurdanları öd ağacından, zevceleri kara gözlü hurilerden olacak. Onlar ataları Âdem'in yaratılışı üzere, altmış zirâ boyunda tek bir adam suretinde olacaklar."
Buhari, Bed'ü'l-Halk 8, Enbiya 1; Müslim, Cennet 15, (2834); Tirmizi, Cennet 7, (2540).
5094 - Hz. Câbir radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm : "Cennet ehli cennette yerler ve içerler. ancak tükürmezler, küçük ve büyük abdest bozmazlar, sümkürmezler de!" buyurmuştu. Ashab:
"Peki yedikleri ne olur?" diye sordular. Aleyhissalatu vesselam:
"Geğirmek ve misk sızıntısı gibi ter! Onlara tıpkı nefes ilham olunduğu gibi tesbih ve tahmid ilham olunur."
Müslim, Cennet 18, (3835); Ebu Davud, Sünnet 23, (4741).
5095 - Ebu Said el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Bir kimse cennetlik olarak ölünce, büyük veya küçük, yaşı ne olursa olsun, otuz yaşında bir kimse olarak cennete girer ve artık bu yaş ebediyyen değişmez. Cehennemlikler için de durum böyledir."
Tirmizi, Cennet 23, (2565).
5096 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ehlinin vücudu kılsız, yüzü sakalsız, gözleri sürmelidir, gençlikleri zail olmaz, elbiseleri eskimez."
Tirmizi, Cennet 8, (2542).
Tirmizi'nin bir rivayetinde şu ziyade var: "Cennetliklerin başlarında taçlar vardır. Taçtaki tek bir inci, meşrık ile mağrib arasını aydınlatır."
5097 - Ebu Rezin el-Ukayli radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ehlinin çocuğu olmaz, (orada doğum yoktur)."
Tirmizi, Cennet 23, (2566).
5098 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm: "Mü'mine cennette şu şu kadar (kadınla) cima gücü verilir!" buyurmuşlardı. Kendisine:
"Ey Allah'ın Resûlü! Buna tâkat getirilebilir mi?" diye soruldu.
"Yüz (kişinin) gücü verilir! (Böyle olunca takat getirir!)" buyurdular."
Tirmizi, Cennet 6, (2539).
5099 - el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kıyamet günü arz, tek bir çörek olacak. Cebbâr (olan Allah Teâla hazretleri), onu, cennetliklere azık olarak elinde çevirecektir, tıpkı sizin sefer sırasında çöreğinizi çevirdiğiniz gibi!" Bu sırada bir yahudi gelerek:
"Ey Ebu'l-Kâsım! Rahman (olan Allah) seni mübarek kılsın! Kıyamet günü cennet ehlinin (iştah açıcı) ikramı ne olacak haber vereyim mi?" dedi. Efendimiz:
"Söyle bakalım!" buyurdular. Adam, tıpkı Aleyhissalâtu vesselâm'ın söylediği gibi:
"Arz, tek bir çörek olur!" dedi. Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bize baktılar. Sonra azı dişleri görününceye kadar tebessüm buyurdular ve:
"Peki cennet ehlinin katıklarını sana haber vereyim mi?" dediler. Adam: "Buyurun!" dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Bâlâm ve nûn!" buyurdular. Adam:
"Bu nedir?" dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Öküz ve balıktır. Bunların ciğerlerinin kenarından yetmişbin kişi yer" buyurdular."
Buhari, Rikak 44; Müslim, Münafikûn 30, (2792).
5100 - el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ehlinden derecesi en düşük olanın seksenbin hizmetçisi, yetmişiki zevcesi vardır. Onun için inciden, zebercedden ve yakuttan bir çadır kurulur. Bu çadır, Câbiye'den San'a'ya kadar uzanan bir büyüklüktedir."
Tirmizi, Cennet 23, (2565).
5101 - İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ehlinin mertebece en düşük olanı o kimsedir ki: Bahçelerine, zevcelerine, nimetlerine, hizmetçilerine, koltuklarına bakar. Bunlar bin yıllık yürüme mesafesini doldururlar.
Cennetliklerin Allah nezdinde en kıymetli olanları ise, vech-i ilahiye sabah ve akşam nazar ederler."
Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm sonra şu ayeti okudu. (Meâlen): "Yüzler vardır, o gün ter ü tâzedir, Rablerini görecektir" (Kıyamet 22-23).
Tirmizi, Cennet 17, (2556), Tefsir, Kıyamet (3327).
5102 - Mugire İbnu Şu'be radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Hz. Musa aleyhisselâm Rabbine sordu:
"Derece itibariyle cennet ehlinin en düşüğü nasıldır?" Rab Teâla buyurdu: "O, cennet ehli cennete dahil edildikten sonra gelecek olan bir adamdır ki kendisine:
"Cennete gir!" denilir. Adam:
"Ey Rabbim nasıl gireyim. Herkes yerlerine yerleşti, mekanlarını tuttu!" der. Ona şöyle denilir:
"Sana dünya meliklerinden birinin mülkü kadar mülk verilmesine razı mısın?"
"Rabbim, razıyım!" der. Rab Teâla:
"Sana bu verilmiştir. Onun misli, onun misli, onun misli, onun misli de."
Adam beşincide:
"Ey Rabbim razı oldum (yeter!)" der. Rab Teâla:
"Bu sana verildi, on misli daha verildi. Ayrıca gönlün her ne isterse, gözün neden zevk alırsa, sana hep verilmiştir!" buyurur. Adam:
"Rabbim razı oldum(yeter!)" der. (Hz. Musa sormaya devam eder):
"Ya derecesi en üstün olan (nasıldır)?"
"İşte irade ettiklerim bunlardı. Onların keramet fidanlarını kendi elimle diktim ve üzerlerine mühür vurdum. Onlara hazırladığımı, ne bir göz görmüş ne bir kulak işitmiştir, hiçbir beşer kalbine de hutur etmemiştir."
Müslim, İman 312, (189); Tirmizi, Tefsir, Secde, (3196).
5103 - Ebu Sa'id el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Allah Teâla hazretleri cennet ehline;
"Ey cennet ahalisi!" diye seslenir. Onlar:
"Ey Rabbimiz, buyur! Ebrine âmâdeyiz! Hayır senin elindedir!" derler. Rab Teâla:
"Razı oldunuz mu? diye sorar. Onlar:
"Ey Rabbimiz! Razı olmamak ne haddimize! Sen bize mahlûkatından bir başkasına vermediğin nimetler verdin!" derler. Rab Teâla:
"Ben sizlere bundan daha fazlasını vereyim mi?" der. Onlar:
"Bu verdiklerinden daha üstün ne olabilir?" derler. Rab Teâla:
"Size rızamı helal kıldım. Artık, size ebediyen gadab etmeyeceğim!" buyururlar."
Buhari, Rikâk 51, Tevhid 38; Müslim, Cennet 9, (2829); Tirmizi, Cennet 18, (2558).
5104 - Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Bana cennete giren ilk üç kişi arzedildi. Bunlardan biri şehid, biri iffetli olan (ve azla yetinerek) iffetini koruyan, biri de Allah'a ibadetini güzel yapan ve efendilerine hayırhah olan bir köle idi."
Tirmizi, Fezâilu'l-Cihad 13, (1642).
5105 - Harise İbnu Vehb radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm: "Size cennet ehlini haber vereyim mi?" buyurdular. Ashab:
"Evet ey Allah'ın Resûlü" dedi. Aleyhissalatu vesselâm:
"Her bir biçare addedilen zayıf kimsedir. Bu kimse, bir hususta Allah'a yemin etse, Allah onun dilediğini yerine getirirek tebrie eder ve hânis kılmaz" buyurdu ve tekrar sordu:
"Size cehennem ehlini haber vereyim mi? Bunlar kaba, cimri ve kibirli kimselerdir."
Buhari, Tefsir, Nûn 1, Edeb 61, Eymân 9; Müslim, Cennet 46, (2853); Tirmizi, Cehennem 13, (2608).
5106 - Ebu Davud'da Harise radıyallahu anh'tan gelen bir rivayette, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm şöyle buyurmuştur:
"Cennete ne zengin cimri, ne de kaba merhametsiz girer."
Ebu Davud, Edeb 8, (4801).
CEHENNEMLİKLER
5107 - Nu'mân İbnu Beşir radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennemliklerin azab cihetiyle en hafif olanı, ayağında ateşten bir nalın ve nalın bağı olan kimsedir ki, ayağındakiler sebebiyle, tıpkı tencerenin kaynaması gibi, başında dimağı kaynar. Öyle tahammülfersa bir azam duyar ki, azabca insanların en hafifi olduğu halde, kendinden şiddetli azab çeken olmadığını zanneder."
Buhari, Rikâk 8; Müslim, İman 363, (213); Tirmizi, Cehennem 12, (2607).
5108 - Semüre İbnu Cündeb radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"(Cehennemlikler derece derecedir.) Bir kısmı vardır, ateş onları topuğuna kadar yakalar, bir kısmı vardır, dizlerine kadar yakalar, bir kısmı vardır kemere kadar yakalar, bir kısmı vardır köprücük kemiğine kadar yakalar."
Müslim, Cennet 33, (2845).
5109 - Ebu'd-Derda radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennem ehline açlık musallat edilir. Bu, içinde bulundukları azaba eşit dereceye ulaşır. Açlığa karşı yardım talep ederler. Onlara besleyici olmayan ve açlığı gidermeyen darî' (denen dikenli bir ot) verilir. Tekrar yiyecek isterler, bu sefer de boğazda tıkanıp kalan bir yiyecekle imdat edilir. (Bu da boğazlarında takılır kalır, ne ileri geçer, ne de geri gelir.) Derken, dünyada iken, bu durumda, bir içecekle takılan lokmaları kaydırdıklarını hatırlarlar ve bir içecek talep ederler. Kendilerine demir kancalar bulunan kaplarda kaynar sular verilir. Bu kaplar, yüzlerine yaklaştırılınca, yüzlerini dağlayıp atar. Su karınlarına girince, içerilerini param parça eder. Bu sefer de:
"Cehennemin bekçilerini çağırın, ola ki azabımızı biraz hafifletir!" derler. Onları çağırırlar. Onlar gelince:
"Size peygamberleriniz bu halleri açıklayan haberleri getirmemiş miydi?" derler. Onlar:
"Evet getirmişti (ama dinlemedik)" derler. Bunun üzerine, bekçiler:
"Siz isteyin durun! Kâfirlerin istekleri (burada) boşadır!" derler" (Gâfir 50). Cehennemlikler bekçilerden ümidi kesince:
"(Cehenneme müvekkel melek) Mâlik'i çağırın!" derler. (Mâlik gelince):
"Ey Mâlik, (söyle de) Rabbin bizim hakkımızda ölüme hükmetsin!" derler. Mâlik de onlara:
"Hayır! (Siz burada canlı olarak ebedi) kalıcılarsınız!" diye cevap verecek" (Zuhruf 77).
(Hadisin ravilerinden) A'meş rahimehullah der ki: "Bana bildirildi ki, cehennemliklerin Mâlik'e yalvarmaları ile Mâlik'in onlara verdiği cevap arasında bin yıllak zaman geçecektir. Cehennemlikler, bu sefer aralarında:
"Rabbinize dua edin, sizin için O'ndan daha hayırlı kimse yok!" diyecekler ve elbirlik şöyle yakaracaklar:
"Ey Rabbimiz, bedbahtlığımız bize galebe çalmıştı, biz gerçekten sapıtmış kimselerdik. Ey Rabbimiz bizi bundan çıkar. Eğer (yine) küfre dönersek artık hiç şüphesiz ki zâlimlerden oluruz" (Mü'minûn 106-107). Rab Teâl, onlara: "Cehennemin içine yıkılıp gidin! Bana bir şey söylemeyin!" diyecek" (Mü'minûn 108).
Resûlullah devamla dedi ki: "Bu cevap üzerine, cehennem ehli her çeşit hayırdan ümidlerini keserler; hıçkırmaya, nedâmet etmeye, dövünüp yırtınmaya başlarlar."
Tirmizi, Cehennem 5, (2589).
5110 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennemliklerin tepelerine kaynar su dökülür. Bu su, vücudlarının içine nüfuz eder, öyle ki karınlarına kadar ulaşır; içlerinde ne var ne yok, söker atar ve ayaklarını delip geçer. Bu hâdise "Bununla karınlarının içinde ne varsa hepsi ve derileri eritilecektir" (Hacc 20) ayetinde zikri geçen eritme (es-Sahru) hâdisesidir. Sonra (eriyen cesedleri) eski haline iade edilir."
Tirmizi, Cehennem 4, (2585).
5111 - Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kâfirin cehennemdeki bir azı dişi Uhud dağı kadardır. Derisinin kalınlığı da üç gecelik yol mesafesidir."
Müslim, Cennet 44, (2851); Tirmizi, Cehennem 3, (2580, 2581, 2582).
5112 - İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kâfir, bir iki fersah uzunluğundaki dilini Kıyamet günü yerde sürür, (Mevkıf'te) insanlar onun üzerine basarlar."
Tirmizi, Cehennem 3, (2583).
5113 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kıyamet günü ilk çağrılacak olan, Hz. Âdem'dir. Hak Teâla Hazretleri:
"Ey Âdem!" der. Hz. Âdem:
"Buyur ey Rabbim, emrindeyim!" der. Rabb Teâla:
"Zürriyyetinden cehenneme girecekleri ayır!" emreder. Âdem:
"Ey Rabbim ne miktarını ayırayım?" diye sorar. Rabb Teâla:
"Her yüzden doksandokuzunu!" ferman buyurur."
(Ashab bu esnada atılıp): "Ey Allah'ın Resûlü! Bizden geriye ne kaldı?" derler. Aleyhissalâtu vesselâm:
"Benim ümmetim, diğer ümmetler yanında siyah öküzün başındaki beyaz tüy gibi (az)dır!" buyurdular."
Buhari, Rikak 45.
5114 - Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Hz. İbrahim aleyhisselâm, Kıyamet günü, babası Azer'i (yüzü) üzerinde bir siyahlık ve toz toprak olduğu halde görür. Babasına:
"Ben sana dünyada iken, "Bana, âsi olma!" demedim mi?" der. Babası ona:
"İşte bugün ben artık sana âsi olmayacağım!" der. Bunun üzerine İbrahim aleyhisselâm:
"Ey Rabbim! Sen yeniden diriltilme gününde beni rüsvay etmeyeceğini vaadetmiştin. Rahmetten uzak babamın halinden daha rüsvay edici başka ne var?" diye yakarır. Allah Teâla Hazretleri:
"Ben cenneti kâfirlere haram kıldım!" cevabında bulunur. Sonra şöyle nida edilir:
"Ey İbrahim, ayaklarının altında ne var, biliyor musun?" İbrahim yere bakar ve kana bulanmış bir sırtlan görür. Derhal ayaklarından tutulup ateşe atılır. (İşte bu, İbrahim'in babasıdır, o çirkin surete sokulmuştur)."
Buhari, Enbiya 8, Tefsir, Şu'arâ 1.
CENNETLİKLERİN VE CEHENNEMLİKLERİN MÜŞTEREKEN ZİKREDİLDİĞİ HADİSLER
5115 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennet ve cehennem, aralarında (ihtilaf ederek Allah nezdinde) dâvâ açtılar. Cehennem:
"Ben, mütekebbirler (dünyada büyüklük taslayanlar) ve mütecebbirler (zorbalık yapanlar) için tercih edildim!" diye övündü. Cennet de:
"(Ey Rabbim!) Bana niçin sadece zayıflar ve (insanlar nazarında) düşük olanlar, (hakir görülenler) girer?" dedi. Allah Teâla Hazretleri önce cennete hitap etti:
"Sen benim rahmetimsin. Kullarımdan dilediklerime rahmetimi seninle ulaştıracağım!" Sonra da cehenneme hitap etti:
"Sen de benim azabımsın. Kullarımdan dilediğimi seninle azablandıracağım!" (Her ikisine yönelerek):
"İkiniz(in de vazifesi var! İkiniz de) dolacaksınız!" buyurdu. Ancak cehennem, bir türlü dolmak bilmedi. Allah Teâla da ayağını üzerine bastı. Derken cehennem:
"Yeter! Yeter!" diye inledi. Bu suretle dolmuş olan cehennemin ağzı birbirine kavuştu. Allah mahlûkatından hiçbir ferde asla zulmetmez.
Cennete gelince, Allah onu yeni mahlûkat yaratarak onu dolduracaktır."
Buhari, Tefsir, Kâf 1, Tevhid 25; Müslim, Cennet 35, (2846); Tirmizi, Cennet 22, (2564).
5116 - Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Hakkıyla cehennemlik olan cehennemlikler var ya, onlar cehennemde ne ölürler ne de yaşarlar. Lâkin günahları -yahut hataları denmiştir- sebebiyle ateşe dûçar olan birkısım kimseler vardır ki, ateş onları tamamen öldürür. Yanıp kömür olduktan sonra, kendilerine şefaat edilme izni verilir. Böylece grup grup getirilirler ve cennet nehirlerine dağıtılırlar. Sonra:
"Ey cennet ehli! Bunların üzerlerine su dökün" denilir. Bunlar, sel yatağında biten bir ot gibi yeniden biterler."
Müslim, İman 306, (185).
5117 - Yine Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Mü'minler cehennemden kurtarılıp, cennetle cehennem arasındaki köprüde bir müddet hapsedilirler. Bu sırada, aralarında dünyada geçmiş olan haksızlıklar kısas edilir. Böylece günahlardan temizlenip paklandıktan sonra cennete girmelerine izin verilir. Nefsimi kudret elinde tutan Zât-ı Zülcelâl'e yemin olsun, onlardan herbiri, cennetteki evini, dünyadaki evinden daha iyi bilir."
Buhari, Mezalim 1, Rikâk 48.
5118 - İmran İbnu Husayn radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Muhammed aleyhissalâtu vesselâm'ın şefaati ile, birkısım insanlar cehennemden çıkacak, cennete girecektir. Bunlara cehennemlikler denecektir."
Buhari, Rikak 513, Ebu Davud, Sünnet 23, (4740); Tirmizi, Cehennem 10, (2603).
5119 - Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehenneme giren iki kişinin oradaki bağırtıları şiddetlenecek. Allah Teâla Hazretleri: "Çıkarın bunları!" buyuracak. Onlara:
"Niçin bağırıyorsunuz?" diye sorulacak. Onlar:
"Bize merhamet edesin diye böyle yaptık!" diyecekler. Rab Teâla:
"Benim size rahmetim, gidip kendinizi ateşe atmanız şeklindedir!" buyuracak. Onlar gidecekler. Biri kendisini ateşe atacak. Allah da ateşi ona soğuk ve selametli kılacak. Diğeri kalkar fakat kendini ateşe atamaz. Allah Teâla hazretleri:
"Arkadaşının attığı gibi, seni de kendini atmaktan alıkoyan nedir?" diye sorar. Adam:
"Ey Rabbim, beni ondan çıkardıktan sonra oraya bir kere daha göndermeyeceğini ümid ediyorum!" der. Allah Teâla hazretleri:
"Haydi ümidini verdim!" der. İkisi de Allah'ın rahmetiyle cennete sokulurlar."
Tirmizi, Cehennem 10, (2602).
5120 - İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennete en son giren kimse, bazan yürür, bazan ağlar. Ateş de arada sırada onu yalar geçer. Cehennemi tamamen geçince dönüp ona bir nazar eder ve:
"senden beni kurtaran Allah münezzehdir! Allah Teâla hazretleri, bana evvelin ve ahirinden hiç kimseye vermediği şeyi verdi!" der. Derken ona bir ağaç gösterilir.
"Ya Rabbi! der, beni şu ağaca yaklaştır da altında gölgeleneyim, suyundan içeyim!" Allah Teâla hazretleri:
"Ey âdemoğlu! Dilediğini versem benden başka bir şey istemezsin değil mi?" der. Adam:
"Ey Rabbim, ondan başka bir şey istemeyeceğim!" der ve başka bir şey istemeyeceğine dair söz verir. Rabbi de onun özrünü kabul eder. Çünkü o, sabredemeyeceği şeyi görmüştür. Onu ağaca yaklaştırır. Adamcağız, onun gölgesinde gölgelenir, suyundan içer. Sonra adama, evvelkinden daha güzel bir ağaç daha gösterilir. Dayanamayıp:
"Ey Rabbim! Beni şuna yaklaştır, gölgesinde gölgeleneyim, suyundan içeyim, artık senden başka bir şey istemeyeceğim!" der. Allah Teâla:
"Ey âdemoğlu! Bana öncekinden başkasını istememeye söz vermemiş miydin? Ben seni yaklaştıracak olsam başka şeyler isteyeceksin!" der. Adam, başka şey istemeyeceği hususunda söz verir. Rabbi de onu mazur görür. Çünkü o, sabredemeyeceği şeyi görmüştür. Adamı ona yaklaştırır. Adam onun gölgesinde gölgelenir, suyundan içer.
Sonra ona cennetin kapısının yanında bir ağaç yükseltilir. Bu ağaç diğer ikisinden daha güzeldir. Adam yine:
"Ey Rabbim" Beni şuna yaklaştır da gölgesinde gölgeleneyim, suyundan içeyim, senden başka bir şey istemiyorum!" der. Rab Teâla:
"Ey âdemoğlu! Sen ondan başka bir şey istemeyeceğine dair bana söz vermemiş miydin?" der. Adam:
"Evet, Rabbim! Senden başka bir şey istemeyeceğim!" der. Rabbi onu mazur görür. Çünkü o, sabredemeyeceği bir şey görmüştür. Onu bu ağaca yaklaştırır. Adam ona yaklaştırılınca cennet ehlinin seslerini işitir. (Dayanamayıp):
"Ey Rabbim! Beni cennete sok!" der. Rab Teâla:
"Ey âdemoğlu! Beni senden kurtaracak şey nedir! Dünya kadarını ve beraberinde mislini versem razı olur musun!" der. Adam:
"Ey Rabbim! Benimle istihza mı ediyorsun? sen ki âlemlerin Rabbisin!" der."
İbnu Mes'ûd bu noktada güldü ve: "Niye güldüğümü sormuyor musunuz?" dedi.
"Niye güldün söyle!" dediler.
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm da böyle gülmüştü. "Niye güldünüz?" diye soruldu da:
"Rabbülalemin'in, adamın "Sen ki âlemlerin Rabbisin, benimle istihza mı ediyorsun?" demesine gülmesine gülüyorum!" dedi.
Allah Teâla Hazretleri:
"Ben seninle istihza etmiyorum. Lâkin ben, Azimüşşân dilediğimi yapmaya kâdirim!" buyurdular."
Müslim, İman 310, (187).
RÜ'YETULLAH (ALLAH'IN GÖRÜLMESİ)
5121 - Cerîr İbnu Abdillah radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bir dolunay gecesi, aya baktı ve:
"Siz şu ayı gördüğünüz gibi, Rabbinizi de böyle perdesiz göreceksiniz ve O'nu görmede bir sıkışıklığa düşmeyeceksiniz (herkes rahatça görecek). Artık, güneşin doğma ve batmasından önce hiç bir namaz hususunda size galebe çalınmamasına gücünüz yeterse bunu yapın (namazları vaktinde kılın, vaktini geçirmeyin)."
Cerir der ki: "Resûlullah, sonra şu ayeti okudu: "Rabbini güneşin doğmasından ve batmasından önce hamd ile tesbih et" (Tâ-ha 13).
Buhari, Mevâkitu's-Salât 6, 26, Tefsir, Kâf 1, Tevhid 24; Müslim, Mesacid 211, (633); Ebu Davud, Sünnet 20, (4729); Tirmizi, Cennet 16, (2554).
5122 - Hz. Süheyb radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cennetlikler cennete girince Allah Teâla Hazretleri:
"Bir şey daha istiyorsanız söyleyin, onu da ilaveten vereyim!" buyurur. Cennetlikler:
"Sen bizim yüzlerimizi ak etmedin mi? Sen bizi cennete koymadın mı? Sen bizi cehennemden kurtarmadın mı (daha ne isteyeceğiz?)" derler. Derken perde açılır. Onlara, yüce Rablerine bakmaktan daha sevimli bir şey verilmemiştir."
Süheyb der ki: "Resûlullah bu sözlerinden sonra şu ayeti tilavet buyurdular. (Mealen): "İyi iş, güzel amel yapanlara daha güzel iyilik bir de ziyade vardır" (Yunus 26).
Müslim, İmam 297, (181); Tirmizi, Cennet 16, (2555).
5123 - Ebu Zerr radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a: "Sen Rab Teâla'nı hiç gördün mü?" diye sordum.
"Nurdur, ben O'nu nasıl görürüm" buyurdular."
Müslim, İman 291, (178); Tirmizi, Tefsir, Necm, (3278).
5124 - Mesrûk rahimehullah anlatıyor: "Hz. Aişe radıyallahu anhâ'ya dedim ki: "Ey anneciğim! Muhammed aleyhissalâtu vesselâm Rabbini gördü mü?" Bu soru üzerine:
"Söylediğin sözden tüylerim ürperdi. Senin üç hatalı sözden haberin yok mu? Kim onları sana söylerse yalan söylemiş olur. Şöyle ki: Kim sana: "Muhammed Rabbini gördü" derse yalan söylemiş olur.
(Hz. Aişe bu noktada, sözüne delil olarak) şu ayeti okudu. (Mealen): "Onu gözler idrak edemez, O ise gözleri idrak eder" (En'âm 103).
Devamla dedi ki: "Kim sana derse ki Muhammed yarın olacak şeyi bilir, yalan söylemiştir. Zira ayet-i kerimede (mealen): "Hiçbir nefis yarın ne kesbedeceğini bilemez" (Lokman 34) buyrulmuştur. Kim sana "Muhammed'in vahiyden birşey gizlediğini söylerse o da yalan söylemiştir. Çünkü ayet-i kerimede (Mealen): "Ey Peygamber! Sana Rabbinden her indirileni tebliğ et. Şayet bunu yapmazsan Allah'ın risaletini tebliğ etmiş olmazsın" (Maide 67) buyrulmuştur. Lakin Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm Cibril'i (suret-i asliyesinde) iki sefer görmüştür."
Buhari, Tefsir, Maide 7, Bed'ü'l-Halk 6, Tefsir, Necm 1, Tevhid 4; Müslim, İman 287, (177); Tirmizi, Tefsir, En'âm, (3070).

CENNETİN VASFI
7291 - Enes İbnu Malik radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselâm buyurdular ki: "Şu dünya ateşiniz var ya! Bu, cehennem ateşinin yetmiş cüzünden bir cüzdür. Eğer o, su ile iki kere söndürülmemiş (harareti giderilmemiş) olsaydı, ondan faydalanamazdınız. Şurası muhakkak ki, bu dünya ateşi, aziz ve celil olan Allah'a, bir daha eski hararetine döndürmemesi için dua eder."
7292 - Ebu Sa'îd radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "(Cehennemde) kafirin vücudu büyür. Öyle ki bir azı dişi Uhud dağından büyük olur. Vücudunun dişinden büyüklüğü, sizden birinin vücudunun dişinden büyüklüğü gibidir."
7293 - Hâris İbnu Ukayş radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselam buyurdular ki: "Şurası muhakkak ki, benim ümmetimde öyle şefaati makbul kimseler var ki, birinin şefaatiyle Mudar kabilesinin insanlarından daha çok kimse cennete girecektir. Benim (davetime muhatap olan) ümmetimden öylesi de var ki, vücudu ateş için irileşir ve cehennemin bir köşesini teşkil eder."
7294 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Ağlama, cehennem ahalisi üzerine gönderilir. Bunun üzerine onlar da (ağlamaya başlarlar ve) gözyaşları kuruyuncaya kadar ağlarlar. Sonra (yaş yerine) kan ağlarlar. Öyle ki yüzlerinde kanallar meydana gelir. Eğer bu kanallara gemiler salınsa gemiler yürür."
7295 - Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Kıyamet günü ölüm getirilir. Sırat üzerinde durdurulur ve: "Ey cennet ahalisi!" diye nida edilir. Cennettekiler, (bu çağrı üzerine) içinde bulundukları (o güzel) yerden çıkarılacakları korku ve heyecanıyla bakarlar. Sonra da: "Ey cehennem ahalisi!" diye nida edilir. Onlar da içinde bulundukları (o fena) yerden çıkarılacakları ümid ve sevinciyle bakarlar. (Ölüm gösterilerek) "Bunu tanıyor musunuz?" denilir. (Cennetlikler ve cehennemlikler hepsi bir ağızdan:) "Evet! Bu ölümdür" derler."
Resülullah aleyhissalâtu vesselam buyurdu ki: "Bundan sonra emredilir ve Sırat üzerinde ölüm kesilir. Sonra her iki tarafa birden: "Haydi bulunduğunuz hal üzere ebediyet sizindir, burada artık ölüm yoktur" denilir."
CENNETİN EVSAFI
7296 - Ebu Sa'îdi'I-Hudrî radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Cennette bir karışlık yer (ebedi olduğu için, fani olan) küre-i arz ve üzerinde bulunanlardan -dünya ve içindekilerden- daha hayırlıdır."
7297 - Sehl İbnu Sa'd radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Cennette bir kamçılık yer (ebedi olduğu için, fani olan) dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır."
7298 - Üsâme İbnu Zeyd radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalâtu vesselâm bir gün Ashab-ı Kiramına: "İçinizde cennet için gayret edecek kimse yok mu? Zira cennetin eşi yoktur. Kâ'be'nin Rabbine yemin ederim ki, cennet, parıl parıl parlayan nurları, güzel kokulu üğrünen yeşillikleri, sağlam yüksek köşkleri, devamlı akan nehirleri, çok çeşitli olgun meyveleri, güzel genç zevceleri, pek çok takım elbiseleri ile yüksek, sağlam ve güzel saraylarda saadet ve yüz parlaklığı içinde yaşanan ebedi mekandır" buyurdu. Sahabiler: "Biz zaten onun için gayretteyiz, ey Allah'ın Resulü!" dediler. Aleyhissalâtu vesselâm: "İnşaallah!" deyiniz" dedi ve sonra cihaddan söz açtı ve ona teşvik etti."
7299 - Ebu Ümame radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Allah'ın cennete soktuğu hiç kimse yoktur ki, onu yetmişiki zevce ile evlendirmiş olmasın. Bunlardan ikisi hüru'l-ayn (siyah gözlü), yetmiş tanesi cehennemliklerden kendine düşen mirasıdır. Bu kadınlardan herbiri şehvet çekicidir ve cennetlik her erkeğin şehvet gücü dâimidir."
Hişam İbnu Halid der ki: "(Hadiste geçen) "Cehennemliklerden kendine düşenmirası" ibaresinden maksad, cehenneme giren erkeklerdir; bunların kadınlarına cennet ehli varis olurlar, tıpkı Firavun'un hanımına varis olunduğu gibi."

7300 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselam buyurdular ki: "(Cennette) sizden herbirinin iki tane menzili vardır: "Bir menzili cennette, bir menzili de cehennemde. Ölünce cehenneme girerse cennet ehli onun menziline varis olur. İşte Allah Teâla hazretlerinin şu sözü bu durumu teyid eder: "İşte onlar varislerin ta kendileridir" (Mü'minün 10)."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Etiketler

Hadis-i Şerifler Hadisi Şerifler Sorularla İslamiyet 25000 Vecih söz Blogger Teknoloji ayet Blogger Eklentileri GÜNDEM dünya Hz. Ali r.a. TÜRKİYE GERÇEKLERİ cennet Mobil cehennem edep Diyojen Hz. Ali Hz. Ömer Hz. Ömer r.a. Oyun Video deccal ihlas kul hakkı takva şükür Allah'a şükür Blogger Haber Teması Blogger Magazin Teması Blogger Temaları Blogger Themes 2017 DÜNYA GERÇEKLERİ Foto Galeri Kuran ve Sünnet Sehl bin Abdullah VİDEO Wordpress Wordpress Eklentileri Yazarlar ahiret günahları terk etmek gıybet etmek hakikat iman insan istişare etmek kardeşlik kibir marifet mertebe musibet niyet pişmanlık öfke ölüme hazırlanmak İslam Abdestin Faziletleri Abdülaziz Bekkine Acaba günahlarım affedildi mi Af ve Mağfiret Aile ahlakı ile ilgili ayetler Alfred Krupp Allah’a yaklaşmak Allah’ı zikretmek Allah’ın alacağı Allah’ın kudreti Allah’ın sevgili kullarını Alçak gönüllü olmak Apple Ateşe tapan kimse Ayetler Basit insanlar Bayezid Bistami Bayezid Bistami'den öğüt Blogger Sayfa Numaralandırma Blogger Temaları 2017 Call Of Duty Dergi Blogger Temaları Ebû Osman Ebû Yahya el-Varak Fudayl b. İyaz George Bernard Hasan-ı Basri Hz. Ebubekir r.a. Hz. Süleyman a.s. Hz.Ali Kabre hazırlıksız girmek Kaybedilen para Kul için en güzel şey nedir MHP Media Mürşid-i Kamil Mürşid-i Kamile neden ihtiyaç duyulur Nasreddin Hoca Nasreddin Hoca'dan hikaye Publilius Cyrus Rabbimize yaklaştıran bir amel Sadî Sophokles Thomas Carlyle Vefasızlık Vera Yeni Akit Zulüm kılıcı Zünnûn Mısri aklın hayatı akıl amele riya karışması anne arafat ateşin zararları ateşten uzak olmak avam aşk besmele bilgi cehalet cuma günü dili tutmak dua dünya sevgisi ecel vakti edebi öğrenmek edebin özelliği efendimiz efendimizin sevdiği şeyler evliyaları sevmek fazilet fesat fitne gafil gafillik gaflet google gıybet haccın tesiri hazine hikmet huzur iftira atmak incir insanlar insanın gıyabında konuşanlar istişare iyilik içki kadınların açık gezmesi kalbe nazar kalp gözünün kör olması kaybedilen namus kaza namazı keder kılıç kurbanı mektup mevlana mümin mürted kimdir mürted olmak müslümanların kıldığı namaz nasihat nefesin şükrü nefsani arzular nemrut nimetin kıymetini bilmek okumak oruçlu kişi renkler reçete riya yapmak riyakarlık saadet sefalet sevilmek sonsuz güç sıkıntı terbiye terk edilmemesi gerekenler tövbe tövbe etmek veresiye veresiye almak ysk yüksek hallere nasıl ulaşılır zulüm çeşitleri zühd Ömer bin Abdülaziz r.a. öfkenin ateşi İslamın özelliği ırklar şikayet etmek şükretmek .. hadisini açıklar mısınız? .açlık 1 kasım seçim sonuçları 1 kasım seçimleri 1. dünya savaşı 1993 yılı 2. dünya savaşı 25000Vecih Söz ABD AK PARTİ Abdest alış şekli Abdest organlarını bir defa yıkamak yeterli olur mu? Abdullah bin Ömer r.a. Abdullah İbni Mübarek Abdurrahman Dilipak Abdülkadir Geylani Abdülkadir Geylani Hazretleri Adalet nedir Adn cenneti ile Firdevs cenneti arasındaki fark nedir? Adn cennetine kimler girer Ahir zaman Ahirette Aile Reisinin Sorumluluğu ile ilgili Ayetler Akrabalık Bağları ile ilgili Ayetler Alessandro Manzoni Alimlerin Fazileti Allah Allah bu kadar insanı nasıl hesaba çeker Allah için ağlayan göz Allah katında en büyük zulüm Allah korkusu Allah sevgisi Allah'a hamdetmek Allah'a şükretmek Allah'ı sevmek Allah'ı zikretmek Allah'ın derdine düşmek Allah'ın eseri Allah'ın kudreti Allah'ın rızası Allah’a karşı sorumluluklar Allah’ın kulları Allah’ın rahmetine nâil oluşun alâmeti Allah’ı zikretmek Allah’ın adının zikredildiği evler Alışveriş ile ilgili Hadisi şerifler Amel’den yoksun âlim Amerikalı Wilson Bentley Amr bin Abdülkays Anadolu yolculukları Anne Baba Anne Babaya İtaat ile ilgili Ayetler Anne karnında ölen çocuğun ahiretteki durumu nedir? Antoine Albalat Arif kullar Arzuları yerine getirmek Ashabın Faziletleri Ayasofya Ayfer Dadak Azrail Aşure günü Balzac Battlefield 1 çözümü Bekir Hazar Benjamin Franklin Besmelenin Fazileti Beşikteyken veya bebekken konuşan çocukların sayısı kaçtır ve kimlerdir? Bir anlık öfke Bir anlık öfke her şeyi yok eder Birden fazla kadınla evlenme ile ilgili Ayetler Bişr-i Hafi hazretleri Blogger Awesome Blogger CSS menü Blogger Hit nasıl alırım Blogger Konu Bulmak Blogger Mega Reklam Alanı Blogger SEO ayarları Blogger Sitemap Blogger Sosyal Medya iconları Blogger Yan menü Blogger Yayın Sayısı Blogger Önceki ve Sonraki Yazılar Bloggere Alan Adı Yönlendirmek Blogspot SEO ayarları Boşanan Eşlerin Çocuklarının Bakımı İle İlgili Ayetler Boşanma ve Usulu ile ilgili Ayetler Bütün kötülüklerin anahtarı CHP CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ KANUNU Cafer bin Muhammed Cehalete karşı cihat Cenab-ı Hakk Cennet hayatının özellikleri nelerdir? Cennet de olsa Cennet nimetleri ile ilgili Hadisi Şerifler Cennet ucuz değil Cennet ve Cehennem Cennete girmenin koşulu Cennetin gittikçe daha güzel bir yer haline gelecek olmasının hikmeti nedir? Cennette kadınların durumu hakkında bilgi verir misiniz? Kadınlara da huri gibi erkek verilecek mi Cennet’e ilk çağırılacak olanlar Charlie Hebdo Cihat dört kısma ayrılır Cimrilik DEAŞ Dikenlerden sakınmak Diriliş Ertuğrul 63.bölüm Doğruluk Duanın vakti ve fazileti Dünya Ticaretinin Ahiret Boyutu Dünya malı için üzülmek Dünyanın köşkleri Dünyanın merkezi Dünyaya gönül vermek DİYARBAKIR E. Gibbon Ebu Hûreyre Ecel ile ilgili Hadisler Edep ile ilgili hadisi şerifler Ele geleni yersin Ersoy Dede Esirimin esiri Ettiğimiz duâlar neden kabul olunmuyor? Evrenin Yaratılışı Facebook Canlı Yayın Fal bakmanın ve baktırmanın hükmünü hadislerle açıklar mısınız? Fatiha Suresinin Tefsiri Firdevs cennetine kimler? GERÇEK TARİH Gaflet nedir Gelecekte doktorların hastalarına yazacakları reçe Google Crome Gri deniz kırlangıcı Gri deniz kırlangıcının özelliği Gusül abdesti Gusül ile ilgili hadisler Gönenli Mehmet Efendi Günahların seni bağlıyor Güneş sistemi Güzel sözler HALEP HZ ALİ HZ ÖMER Habeş Padişahı Necaşi Hac ve Umre Hak ile meşgul olmak Hak'dan ayrılmamak Haksızlığın önünde eğilmemek Hammâd bin Zeyd Hangi insanların canlarını alacağını nasıl bilirsi Hasan Basri Hazretleri Hasan-ı Basri (r.a) Hasan-ı Basri Hz.leri Hastalık ve Musibet Havelsan Haya Hayvanlardan en zararlısı hangisidir Hayvanlardan en zararlısı hangisidir? Hayz Hazret-i Ebu Bekir r.a. Hediye Hibe Hicret Hikmet ehli Hilafet ve İmame Huawei Enjoy 6 Hudud Hurileri kıskanma imtihanına tutuldum? Huzur nedir Hz Ali Hz isa Hz isa yeryune inecekmidir Hz mehdi Hz İbrahim Hz İsmail Hz. Azrail a.s. Hz. Davud Hz. Ebu Bekir r.a.'ı ağlatan hadise Hz. Hüseyin Hz. Mevlana Hz. Muaviye Hz. Osman (r.a) Hz. Peygamber (s.a.v) Hz. Ömer (r.a) Hz. Ömer r.a.ilim Hz. İbrahim Hz. İsa a.s.'ın sevmediği şey nedir Hz.Ali’ye karşı savaşan sahabiler Hz.Ebubekir Hz. Ömer Hıristiyan âlemi Hıristiyanlık inancı Hırs Infinite Warfare Kabir ziyaretinin faydaları nelerdir? Kadere İman Kadının Koca üzerindeki hakkı Kadının yolculuğu Kainat Kanaatkârlık Kasame Katl Kazanç Kebair Kesb Kesim adabı Koca ile ilgili ayetler Korku Kozmetik dergileri Kula en yakışan şey edeptir Kur-an’ı Kerim Kuran kalbe kuvvettir Kuran okumak Kurban ile ilgili ayetler Kur’an-ı Kerim Kâbe’ye hürmet Köle azad etmek Küdüsün Kızı Kültür sanat Kısas Kıskançlık L. Glein Lanetleşme ile ilgili Hadisi Şerifler Lessing Levh-i Mahfuz Libas (elbise) ile ilgili Hadisi Şerifler Mal alım satım Marifetullah Mehdi'nin Özellikleri Nelerdir? Mekke ile ilgili Hadisler Mektubat Merkur Mescid ve Camiler ile ilgili hadisi şerifler Mevla'ya yönelmek Miras ile ilgili Hadisler Mizah ve Şakalaşma ile ilgili Hadisi Şerifler Mozilla Muhammed Baki-Billah Hazretleri Muhammed bin Ka’b Musibetlere tahammül edememek Mâlik bin Dinar Mümine hürmet Müminin kuvveti Müminin nazarı Müminlerin emiri Müminlerin emiri kimdir? Mürüvvet Müslümanların karşı cinsten (kızla / erkekle) yabancı bir insanla chatleşmesi Namaz kılarken istemeden de olsa aklıma sürekli bir şeyler geliyor Necip Fazıl KISAKÜREK Nefis ile ilgili hadisi şerifler Nefisle cihat Nefse en ağır gelen şey nedir? Nefsin arzularına gem vurmak Nefstir seni yola koyan Opera Otomobillere Cam Film PYD Pardus İşletim Sistemi Petrol Türkiye Prens Bismark RAKKA RESİM GALERİSİ RUSYA MERKEZ CAMİİ Rabiat-ül Adeviyye Reca bin Hayve Râbiyat-ül Adeviye SAS KOMANDOLARI SAĞLIK SEO SEO Ayarları SUR SURİYE DEMOKRATİK GÜÇLERİ Sadaka ile ilgili ayetler Sadi Safari Sahabe-i kiram Sahte Peygamber ile ilgili ayet Samsung Samsung A serisi Samsung GalaxyS8 Sebe Kraliçesi Belkıs Sema bir dalgadır Sen derviş olamazsın Seriyyü’s Sakati Seriyyü’s Sakati Seven sevdiğini hiç unutur mu Sistem gereksinimleri Sâmî Efendi Hazretleri Sübhanallah Süfyan-ı Sevri Hz.leri Süleyman a.s. TARİH TSK Takva nedir Taşınabilir Bataryası: PLUG Tefsir Tefsir ve Kuran-ı Kerimin Fazileti ile ilgili Hadisler Tevbe ile ilgili hadisi şerifler Tevekkül ile ilgili Hadisi şerifler Teyemmum ile ilgili Hadisi Şerifler Teşekkür ile ilgili Hadisi Şerifler TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ TÜRKMEN Türkiye petrol Tıb ile ilgili Hadisi Şerifler UMRÂ VE RUKBA ile ilgili Hadisi Şerifler Uyuma ve Uyunma Adabı ile ilgili Hadisi Şerifler Uyumak ile ilgili hadisi şerifler Uğursuzluk ve Fal ile ilgili Hadisi Şerifler Vakıf İle ilgili hadisi Şerifler Vasiyet ile ilgili hadisi şerifler Vehb bin Münebbih Vehb bin el-Verd Vekalet ile ilgili hadisi Şerifler Veranın hakikati Video Galeri Washington Deneyi WhatsApp Wordpress Forum Kurmak Yalan ile ilgili Hadisi Şerifler Yemin ile ilgili hadisi şerifler Yerli Tabanca Nato testinde Yeryüzündeki Faziletli Yerler Yiyecekler ile ilgili Hadisi Şerifler Yol kesme ile ilgili hadisler Yolculuk ile ilgili Hadisi Şerifler Yunus Emre Yunus bin Ubeyd Yıldızlar ile ilgili Hadisi Şerifler ZTE ZTE'nin yeni telefonu: Axon 7 MAX Zekat Zekat ile ilgli Hadisi şerifler Zeyd B. Erkam r.a. Zeyd bin Eslem Zulüm nedir abd oyunları abdest suyu abdestin faydaları abdestli yemek pişirmek acizlik adalet afiyette iken şükür ahiret için üzülmek ahiret yurdu ahirete temiz gitmek ahiretin güzelliği ahiretten geçmek ahlak aile sevgi aklın başa gelmesi akıllı olmak aldatmak alim alnın terlemesi alışkanlıkların en asili amellerin azlığı ana babaya hizmet ankara saldırısı ankara saldırısı gerçekleri arifin edebi arkadaş ile ilgili hadisler arkadaşlık etmek avea hatta geciş avea kampanyaları avea türktelekom ay ile ilgili ayetler ayaklar ayakların önemi ayağımızın kıymeti ayna az yemek az şükretmenin sonu aza azamet açık öğretim 2016 güz dönemi sınav sonuçları açık öğretim sorular açıköğretim sınav sonuçları aöf 2016 sınav aöf sınav aöf sınav sonuçları aöf sınav soruları ağaç sulamak aşk ile yanan yürek aşure orucu ve aşure tatlısı hakkında bilgi verir misiniz? Aşure günü yas tutmanın bir sakıncası var mıdır? baba bahaneler aramak bakkal bal kavanozu batıl batıl ilimler batıla sapmamak baş ağrısının hafiflemesi baş olmak başkanlık başkasına vermek anlamında bir ayet var mı? başkasını kötülemek beden beden ülkesi bedeni korumak bedenin selameti ben diyenler besmele okumak beynamaz bias bidat ehli bilginden öğüt bilgisizlik bir damla su bir tepsi hurma bir şeyleri düşünüyorum; bu durum namazımı bozar mı? birbirini sevmek birbirini yemek birden fazla erkekle evlenebilecek mi? bollukta şükür bu alemde rahat edenler burun deliklerinin kabarması bölüşmek büyük haçlı ordusu büyüklük cahil yönetici cami cehennemde lüzumsuz değil. cehennemin çekirdeği cehennemlikler cennet bahçeleri cennet köşkleri cennet nasıl kazanılır cennete girmek cennete neyle gidilir cennetin kapısı cennetlikler cennette cinsel hayat var mıdır? cep telefonları cezalar cihat cimri müslümanlar cinayet zulüm cuma vakti cömert cömert müslümanlar daeş daha fazlasını istemek dalalet dalkavuklar dalkavuklar kimlerdir dalkavukluk darlıkta şükür darlığa düşmek darılmak deccal kimdir deccal mehdi hz isa deccal ne zaman cıkacaktır dedikodu yapmak deniz kuşu derman dert dertlerin alınması devlet devlet bahçeli devletin eksikliği diken sulamak dikenli yol dilini korumak dimağı uyuşturmak dini eğitim dini vecibelerin yerine getirilmesine mani olmak dinin selameti diri diri diriliş ertuğrul diriliş saadettin köpek diyar dizi diziler doktor doktorların hastalarına yazacakları reçete dost dost olmak doymak duanın kabul edilmemesi durmadan çalışmak dönyadan göçmek dünya bahçeleri dünya kelamı dünya lezzetlerini terk dünya nimetleri dünya ve ahiret dünyada divane olmak dünyadaki musibetler dünyadaki sıkıntı dünyadaki vazifeler dünyadan beklenti dünyadan dert yanmanın en önemli sebebi dünyadan geçmek dünyadan uzaklaşmak dünyadan yakasını kurtaramayanlar dünyadan çok şey beklemek dünyalık dünyalık için üzülmek dünyalık peşinde koşmak dünyalığa sahip olmak dünyanın çekiciliği dünyaya aldanmak dünyaya değer vermek dünyaya düşkünlük dünyaya düşkünlüğün feci sonu dünyaya gönderiliş maksadı dürüstlük ebedi kalmak ebedi saadet ebediyet alemi edeb edebi küçümsemek edepsizliğin sebepleri elem elmas en akıllı kişi en birinci vazife en büyük düşman en büyük musibet en büyük zenginlik ergün diler eriat erkek erken ölmek fakir olmak fakirlik fakirlik derdi fani dünya fasık fazilet sahibi fazileti arttırmak feyz kapısı filozof filozofun zararı fuhuş gaflet hastalığı ganimet bilmek gece ibadete kalkmak geflet gerektiği gibi yaşamak gerçek dostlar geçim sıkıntısı google haritalar google logo sırrı google logosu gök halkı gölgeye sığınmak gönlümüzde olanlar gönlün razı olması gönlün yumuşaması gönül gönül alemimizi kontrol etmek gönül aynası göz zinası gözlerin yaş dökmesi gözyaşı göçüp gitmek göğüs bahçesi gülmek gülünen şeyler gülüşün terbiyesi gümüştekin günah kirinden temizlenmek günahlara düşmek günahlara engel olan vera günahlardan temizlenmek güncel güneşi durdurmak güven güvenmek güzel ses gıybetin kötülüğü hac hac adayları hacda günahların affedilmesi hadis-i şerif hak hak rızası hakikatte ölüm hakiki iman hakkın kaybedilmesi haksızlık hakyol hal çaresi halis niyet hamdetmek han hanedanlığı haram haram lokma haramı küçümsemek hasta olmak hayamızın azlığı hayat hayatta mühim olan nedir? hayatı idame ettirmek hayvanlar hayırlı eş bulmak helalleşmek hemoglobin molekülü her şeyin başı besmele hesap vermek heybet hiddet hikmeti görebilmek hile yapmak hindistan cevizi hizmetkar olmak hukuk huzur ve saadet huzurda olmak huzursuzluk huzuru mehabet hz mevlana hücre hüdhüd kuşu hüner hür insan hürmet etmek iOS10 ibadetin en yükseği iblis ihlas nedir ihlas sahibi ihlasla yapılan hayır ihlaslı olmak ihlasın manası ihsan ihsan-ı ilahi ihtiyatlı olmak ilahi kitap ilahi mektup ilim ilim ağacı ilim meclisi ilim öğrenmek ilimsiz din olmaz ilk günah nedir illet imandan uzaklaşmanın alameti imansızlık imanı korumak imanı kurtarmak infak insafla muamele etmek insan hayatı insan olabilmek insan vücudu insanlara olmayan bir olayı olmuş gibi gösterir mi? insanların felakete uğraması insanların çokluğu insanlıktan uzaklaşmak insanoğlunun nankörlüğü insanı sevmenin yolu internette konuşması caiz midir? ios 10 işletim sistemi indir ios 10 yenilikleri ios 10 özellikleri iphone 7 iphone 7 ye ios 10 yükle iphone8 görüntüleri islam islam dini islam dünyası islamiyet islamiyetin özelliği istanbulda çatışma istiğfar iyi işlerin sırrı iyi niyet sahibi olmak izzet işini bilmek işlediğimiz günahlar işlenen günahlara tövbe etmek kabirden kalkmak kabre girmek kacda günahların affedilmesi kadın kadın ve erkeği bir arada tutan şey kafamızdaki şüpheler kafirin kuvveti kalbe bulaşan kir kalbe nur kalbe zulmet kalbi korumak kalbi temizlemek kalbin gıdası kalp yarası kamil insan kar kristali kar kristalleri kar taneleri kas dokusu kavak ağacı kavim kemal kemale ermek kemali hürmet kendini beğenmek keskin nişancılar kibirli olmak kimlerle beraber olmamalı kitap kitaplar kudret ve azamet kul kul hakkının önemi kula ihtiyaç kulluk borcu kulun niyeti kumar kuran'dan uzaklaşmak kuranıkerim kurtlar vadisi pusu kusurları görmek kusurları görmenin önemi kusurları tedavi etmek köle köle olmak köpek hangi insandan iyidir? kötü kavim kötü yoldaş kötülük kötülüğe karşı iyilik küsmek kıbleye doğru oturmak kıvılcım kıyamet kızan bir kimse kızartılmış koyun lahuti lanetleme ve sövme ile ilgili hadisler leziz gıdalar lokmaya dikkat etmek mabud maddi yıkım mahkum mahlukat makam sahipleri malın elden gitmesi manevi gıda manevi yıkım maneviyat makamları maneviyat makamlarından nasibi olmayanlar kimlerdi manvınık marifetli insan mehdi mehdinin gelişi mekke mekkenin fethi melekler memnuniyetsizlik mertebe sahipleri mescid mevlana sözleri meşakkat minnet bilmek misafir misafir olmak misafirlik muhtaç varlık mukaddes musibetler musibetlerin iyi tarafı musiki aletleri mükafat mükemmellik mümtaz kudret münafığın kuvveti münker ve nekir müslümana yakışan nedir nafile ibadet namazı terk namus nasa nasihat etmek nasihat etmeyen nasıl hesap vereceğiz nazın ölçülmesi ne için yemek yemeliyiz nedamet nedamet ağacı nefes nefesin şükrüdür. nefis muhasebesi nefs nefse ağır gelen şeyler nefse uymak nefse uymanın zararları nefsi küçültmek nefsi sevmek nefsi öldürmek nefsin aldatması nefsin arzuları nefsin kötülüğü nefsin tuzağı nimet bilmek nimetin artması nimetlerin en düşüğü nimetlerin en küçüğü nimetlerin kıymetini bilmek niyetin değişmesi niyetin önemi noel baba kimdir noel kutlamak caizmi noksanlık normal konularda forum sitelerinde noyan saadettin odun yığını okuma okuma isteği okumanın önemi okumayı sevmek ortadoğu oruç oruç tutmak oruçu bozan şeyler oyu nerede kullanacağız papa ve rusya para paylaşmak peygamber torunu peygamberimizin mucizesi peygamberler pkk riya ruh programı ruhumuzun yaraları ruhun bedeni terk etmesi ruhun selameti ruhun şifası rusya ve haclılar rütbe rızk rızkın kesilmesi saadettin köpek kimdir sabote etmek sabır sabırsız insanlar sadaka sadaka vermek sadakat saf gönül safa salat salih ameller salihler saltanat sanal gerçeklik gözlüğü sapıklığa düşenler saygı saygınlığın eksilmesi saygınlığın yükselmesi saygıyı terk sayılı günler secdeye gitmemek sefa sürmek sefa yeri sefil sehl serçe sevap sevgi sevmek sihirbazlar son menzil sonsuz hayat sıkıcı olmaz mı? sonsuz olan sonsuz saadet sonuna kadar gitmek sony sony xperia z5 sony xperia z5 almanız için gerekli sebepler sony yeni telefonları sony z5 alınırmı sony z5 neden almalıyım suç oranının düşmesi süfyan sünnet sünnete uymak sünnetten uzaklaşmak sürgüne gitmek tahammül tamahkârlık tansiyonun düşmesi tarafım bilinsin tarihi mezar tarikat taze hurma tefekkür tefekkürün faydası telefonlar televizyon terzi dükkanı teselli tevazu ticaret ile ilgili hadisi şerifler toplu dua toprak için savaşmak tutulan oruç tülbent türkiyeye neden saldırılıyor türktelekom mobil ululuk meyvesi usül uçan balık uğrunda yaşananlar uğrunda ölmek vahşi barbarlar vahşi hayvan vahşi hayvanlar vakar vakitsiz ölmek varlığa güvenmek vera nedir? vera sahibi olmak verâ sahibi olmak virüs yabancı kadın yalacılık yalan söylemek yaratanı sevmek yaratanı tanımak yaratanın kudreti yaratanın misafirleri yazar yağmur yağmur damlası yağmursuz bulut yedi kat gök yemek pişirenler yemle yakalanan balıklar yeniakit yer halkı yetmiş büyük sufi yol yolda yürümek yorgunluk yüzde nur olması yılbaşı zamanımızın en önemli vazifesi zamanın kıymeti zavkü sefa zekatın ölçüsü zemzem suyunun sırları zemzem suyunun özellikleri zevk zevki sefa Çocuk Sevgisi ile ilgili Ayetler Çocuk ve Çocuk Yetiştirme ile ilgili Ayetler Çocukların Hayırlı Olması için Dua Çocukların bakımı ile ilgili Ayetler Çocukların için hayır duası Öfke gelince akıl uçup gider Öfke ile ilgili hadisler Ölüler kabrine gelenleri görür mü? Üste başa bulaşan kirler Üç haslet sahibi çene çalmak çin çirkini güzelden ayırmak çocukla arkadaşlık yapmak çocukla oynamak çok konuşmak çorum ili öfkenin başı öfkenin giderilmesi öfkenin zararları ölmeden önce yapılması gerekenler ölçü vermek ölüm ölüm hazırlığı ölüm için hazırlık yapmak ölüm kapımızı çalacak ölüm nedir ölüm peşimizde ölüm sonrası ölüm sonrası hayat ölümden korkmak ölümü kabullenmek ölümü tebessümle karşılamak ömür ümit üniversite sınavı ünlü kişilerin sözleri ünlü sözleri üstün ilim İPhone İblis’e en zor gelen şey nedir İbn. Mes’ud (r.a) İbrahim as ve oğlu İbrahim bin Edhem Hazretleri İbrahim bin Ethem İflas İhtiyacın olsa bile İki sevgi bir gönüle sığmaz İkrime r.a. İlim İlmin onda dokuzu öldü İmam Malik r.a. İmam-ı Rabbani İmam-ı Suyuti İman İman ve İslam İnsanlara teşekkür etmek İnsanoğlu İnsanın elindekilerinin değerini bilmesi İnsanın istediğini elde etmesi İsim ve Künye İskender İslam düşmanlarına karşı cihat İslam Ümmeti ile ilgili hadisler İslamda edep İslamda zorlama yoktur İsrail terörü İsrailoğulları İtikaf İyilik İçecek ile ilgili Hadisler ırk ayrımı ırkçılık ırkçılığın kötülüğü Şarap ile ilgili ayetler Şa’bi Şefkat ile ilgili ayetler Şehvetine düşkün olmak Şeytan uyur mu? Şeytana karşı cihat şefkat etmek şehitlik şerefin kaybedilmesi şerrin kötüsü şeytanın aldatmacası şeytanın büyüklenmesi şükrü terk şüphelenmek şüpheli şeyler şüpheli şeylerden sakınmak